Yazılar

Dahi Bir At

Matematikçi Wilhelm von Osten 1900’lü yılların başında bazı hayvanların matematiksel işlemler yapabileceğini düşünüyordu. Düşüncesini ispatlayabilmek için bir at satın aldı ve onu bu konuda eğitmeye başladı. Bir süre sonra at, von Osten’in beklediğinden daha başarılı oldu. Bu sebeple Osten, ata “Akıllı Hans” ismini verdi.

Hans'ın Sahibi Wilhelm von Osten:

Atın kafasını bir kere sallaması “Evet” anlamına gelirken sürekli sağa sola sallaması hayır anlamına geliyordu. Ayrıca matematiksel işlemlerin sonuçları ayağının yere vurulma sayısıyla anlaşılıyordu.

Akıllı Hans toplama ve çıkarma işlemlerinde elde ettiği başarıdan sonra çarpma ve bölme işlemlerinde de başarı gösteremeye başladı. Birkaç senenin sonunda Wilhelm von Osten, Akıllı Hans’ın dört işlemin yanı sıra kesirli sayılarla işlem yapabildiğini, zamanı söyleyebildiğini ve notaları okuyabildiğini iddia ediyordu. Hatta Akıllı Hans’a Almanca öğrettiğini de belirtmişti.

Akıllı Hans’ın bu başarısını kullanarak para kazanmayı hedefleyen Wilhelm von Osten, Hollanda’nın dört bir yanında gösteriler yapmaya başladı. Akıllı Hans’ın ünü çok kısa sürede tüm ülkeye yayılmıştı. Hans sadece sözlü olarak değil yazılı olarak sorulan soruları da cevaplayabilir hale gelmişti ayrıca.

Duyduklarına inanmayan insanlar Akıllı Hans’ın yaptıklarını gözleriyle görünce inanıyor ve şok oluyordu. Bu durum tabii ki bilim insanlarının kulağına da gitmişti. Olayın doğruluğunu araştırmak için birtakım bilim insanlarıyla “Hans Komisyonu” adı verilen bir komisyon oluşturuldu.

Komisyon gösterileri dikkatlice incelemesine rağmen bir hile bulamadı. Araştırmaları sonucunda Hans’ın gerçekten de soruları anlayıp matematiksel işlemleri yapabildiğini belirttiler.

Ancak psikolog ve biyolog Dr. Pfungst bu duruma şüpheyle yaklaşıyordu. Öncelikle Pfungst, Akıllı Hans’ın gösterisini izleyip incelemeye başladı. Dr. Pfungst von Osten’in gösteri esnasında ata herhangi bir işarette ya da imada bulunmadığını gözledi. Daha sonra bu konuyu çözebilmek için birtakım deneyler yapmaya karar verdi.

Pfungst, von Osten’den gösteri esnasında soruyu sorduktan sonra tamamen tepkisiz kalmasını istedi. Ancak Akıllı Hans bu duruma rağmen soruları doğru cevaplıyordu. Ardından Pfungst soruları kendi sormaya karar verdi. Ancak sonuç yine değişmemişti. Deneylerine farklı değişikliklerle devam eden Pfungst sonunda bir açık bulmayı başarmıştı. Hans, soruları soran kişi cevapları bilmediğinde doğru cevabı bulamıyordu.

Bu durum aslında bizlere Hans’ın gerçekten de sorulan soruları anlamadığını ve matematiksel işlemler yapmadığını gösteriyordu. Hans sadece çok dikkatliydi ve kendisine soru soran kişinin yüz ifadesinden doğru cevabı buluyordu. Soru soran kişi farkında olmadan yüzündeki jest mimiklerle Hans’a mesaj iletiyordu. Bu kanıya soru soran kişinin yüzünü kapatarak varan Pfungst, her ne kadar asıl cevabı bulmuş olsa da Akıllı Hans’ın eğiticisi olan Wilhelm von Osten bu cevabı kabul etmedi. Hans’la birlikte gösterilerini sürdürmeye devam etti.

Bu olaydan sonra soru soran tarafın cevabı etkilemesine psikolojide Akıllı Hans Etkisi denmiştir.

Kaynakça: 1 ve 2

Resimler Sırasıyla: 1, 2, 3 ve 4

Twitter Instagram Spotify